12 Aralık 2007 Çarşamba

NAMAZ KILMAMAK

Namaz Yazıları 01

Namaz konusunda Kur’an daki ısrarlı emirler ve namaz kılmayanlara karşı yapılan tehditler, neyin ne kadar önemli olduğunun iyice karıştırılır olduğu günümüz insanınca, abartılı bulunur.
Bu kanaatin mühim bir sebebi, namaz kılmamanın şahsi, cüzi, basit, önemsiz bir hata olduğunu zannetmeleridir.

Oysa namaz kılmamak kâinatı ilgilendiren, külli, önemli, umumi ve şümullü bir isyandır, günahtır. İnsana hizmet eden tüm kainatı ve insanın zerrelerini tahkir ve tezyiftir ve bin bir esmanın hikmetli tecellilerine iftiradır, zulümdür. Niçin?

Allah tüm kâinatı insana hizmet eder şekilde yaratmış. Zerrelerden yıldızlara, denizdeki hayvanlardan karadaki hayvanlara, bitkilerden otlara, bakterilerden böceklere, bulutlardan rüzgârlara kadar sayısız mevcudat insan için çalıştırılıyor. Kâinat ağacı insan meyvesini netice verecek şekilde yaratılmış ve ona çalıştırılıyor. Kâinat fabrikası insan ürününü sonuç vermek için işlettiriliyor. Peki, insan ne için var?

İnsan ise tüm kâinatın temsilcisi ve sultanı olarak kâinatın kulluğunu ve tesbihini ve ihtiyaçlarını Allah’a arz etmekle vazifeli. İnsanın bu vazifeleri içindir ki kâinat insana hizmet ettiriliyor. İnsan bu vazifesini yapmadığında tüm kâinatın kendine bakan hizmetini boşa çıkarmış oluyor.

Çok değerli, pahalı ve üretilmesi için binlerce işçinin çalıştığı bir ürün fabrikası düşünelim. Bu fabrikada bir işçinin görevi son aşamaya gelmiş ürünün paketlenmesinde küçük bir görev. Bir düğmeye dokunmak ve ürünün paketlenip muhafaza edilmesini sağlamak. Bu işçi bu vazifesini yapmıyor. Binlerce çalışanın katkısıyla ve ciddi masrafla üretilen ürünlerin hepsi bozuluyor ve fabrika hiçbir ürün netice vermeyen boş ve değersiz bir konuma düşüyor.

Bu durumda fabrika da çalışan ve işini yapmayan tembel insan yüzünden fabrikanın kapanmasıyla, maaşını alamayan ve işsiz kalan binlerce insan ondan davacı olmayacak mıdır? O kişi ben ne yaptım, sadece bir düğmeye dokunmadım diyebilir mi? Hata zahiren basit ama çok büyük ve umumi neticeler veriyor.

Aynen bu misaldeki gibi namaz kılmayan insan tüm kâinatın hizmetini kendine bakan boyutuyla abes yapıyor. Kendisine yapılan hizmetleri sonuçsuz bırakıyor. Ve kendisine hizmet eden sayısız unsurlara lisan-ı haliyle şunu diyor. Sizin tüm çalışmalarınız hiçbir sonucu olmayan meyvesiz faaliyetler ve sizler önemsiz işler yapan değersiz, vazifesiz mahluklarsınız demekle onlara hakaret ediyor. Çünkü mahlûkat ona kulluk yapması, namaz kılması için hizmet ediyor, o bunu yapmamakla o hizmetleri abesiyete, boş işe dönüştürmüş oluyor. Dolayısıyla ona hizmet eden tüm kâinatı kendisine davacı yapıyor.

Aynı şekilde insan da ortalama yüz trilyon tane olan ve her biri bir insan gibi üreme, boşaltma, depolama gibi mükemmel ve muhteşem sisteme sahip olan hücreler insana hizmet ediyor. İnsanın namazla Allah’a, onlarında tesbihini, ihtiyaçlarını, kulluklarını sunması gerekiyor. İnsan bu görevini yapmadığında, vücudunda çalıştırılan, sayısız organ, hücre ve zerrelere, onların çalışmalarının sonuç vermeyen, anlamı olmayan, kıymetsiz şeyler olduğunu söylemiş oluyor.

Ülke çapında örgütlenmiş, her il ve ilçe de binlerce memurları bulunan bir genel müdürlük düşünelim. Ülkenin tümünü ilgilendiren ciddi bir konuda araştırma yapılıyor. Her memur araştırma yapıyor, bilgi topluyor ilçeye yolluyor, ilçe değerlendirip ile yolluyor, iller ilgili genel müdürlüğe yolluyor ve oradaki memurlar tüm ülkeden gelen, binlerce memurun 12 ay boyunca tek iş olarak çalıştığı ve milyarlarca lira masraf yapılan dosyayı genel müdüre sunuyor. Kamuoyu ve ilgili bakan heyecanla sonucu bekliyor ama ilgili genel müdür tembelliğinden ve ilgisizliğinden dosyayı sunmuyor ve yırtıp atıyor. Binlerce memuru ve harcanan parayı ve zamanı boş, değersiz ve kıymetsiz olmakla itham ediyor, hakaret ediyor, zulüm ediyor.

Aynen misalde olduğu gibi namazla dosyayı Allah’a sunmayan kul, yaşaması ve yaşam gayesi olan namazı kılması için gerekli sayısız şartları sağlamak için çalıştırılan kainat ve vücudundaki unsurlara hakaret ediyor, zulüm ediyor, onları kendine davacı ediyor.

Ağaç meyvesi için dikilir, fabrika ürün için kurulur. Kainat agacı insan için dikilmiş ve kainat fabrikası insan için kurulmuş. İnsan ise başta namaz kulluk yapması için var edilmiş. İnsan bu vazifesini yapmadığında kainatta tecelli eden bin bir esmanın meyvesiz, boş ve sonuçsuz iş yaptığını söylemiş oluyor ve hikmeti ilahiyeye iftira ve zulüm ediyor.

Namaz kılmayan, kainattaki unsurların ve insan vücudunda hizmet eden cihazların hakkını almak adına ve hikmeti ilahiyeye iftira ve zulmetmenin karşılığı olarak Kur'an'da şiddetli tehdit ediliyor. Bu tehdit gerekli, yerinde ve adildir, abartı, israf değildir.

Hâsılı, biz namaz kılmanın ne manaları ihtiva ettiğinin ve başta namaz kılmamak Allah’ın emirlerine uymamanın ne büyük bir yanlış olduğunun farkında değiliz. Sayısız mahlûkata hakaret etmek ve onları kendimizden davacı yapmak ne demek anlayamıyoruz. Zamanı gelince anlayacağız ama iş işten geçmiş olacak.

1 yorum:

Adsız dedi ki...

allah razı olsun namaz kılma istegım giderek artıyor basarılar